Sevgi Bahçesi

Sevgi Bahçesine Hoşgeldiniz Sayın Misafirimiz,Siteye giriş yaptığınız için teşekkürler.Eğer Üye olursanız ,Forum dan daha fazla yararlanabilirsiniz.Ayrıca forumun gelişmesine katkıda bulunmuş olursunuz.

Join the forum, it's quick and easy

Sevgi Bahçesi

Sevgi Bahçesine Hoşgeldiniz Sayın Misafirimiz,Siteye giriş yaptığınız için teşekkürler.Eğer Üye olursanız ,Forum dan daha fazla yararlanabilirsiniz.Ayrıca forumun gelişmesine katkıda bulunmuş olursunuz.

Sevgi Bahçesi

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Yüreğine Sevgi Yağmurlarından Bir Damla Düşenlerin Forumu


    Nazım hikmet

    Admin(Uçkun)
    Admin(Uçkun)
    Admin
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1556
    Kayıt tarihi : 10/08/09
    Lakap : Yönetici

    Nazım hikmet Empty Nazım hikmet

    Mesaj  Admin(Uçkun) Çarş. 12 Ağus. - 2:04:48

    22 Eylül 1945

    Kitap okurum:
    içinde sen varsın,
    şarkı dinlerim:
    içinde sen.
    Oturdum ekmeğimi yerim:
    karşımda sen oturursun,
    çalışırım:
    karşımda sen.
    Sen ki, her yerde "hâzırı nâzır"ımsın,
    konuşamayız seninle,
    duyamayız sesini birbirimizin:
    sen benim sekiz yıldır dul karımsın...


    23 Eylül 1945

    O şimdi ne yapıyor
    şu anda, şimdi, şimdi?
    Evde mi, sokakta mı,
    çalışıyor mu, uzanmış mı, ayakta mı?
    Kolunu kaldırmış olabilir,
    - hey gülüm,
    beyaz, kalın bileğini nasıl da çırçıplak eder bu hareketi...

    O şimdi ne yapıyor,
    şu anda, şimdi, şimdi?
    Belki dizinde bir kedi yavrusu var,
    okşuyor.
    Belki de yürüyordur, adımını atmak üzredir,
    - her kara günümde onu bana tıpış tıpış getiren
    sevgili, canımın içi ayaklar!..
    Ve ne düşünüyor
    beni mi?
    Yoksa
    ne bileyim
    fasulyanın neden bir türlü pişmediğini mi?
    Yahut, insanların çoğunun
    neden böyle bedbaht olduğunu mu?

    O şimdi ne düşünüyor,
    şu anda, şimdi, şimdi?..


    24 Eylül 1945

    En güzel deniz:
    henüz gidilmemiş olandır.
    En güzel çocuk:
    henüz büyümedi.
    En güzel günlerimiz:
    henüz yaşamadıklarımız.
    Ve sana söylemek istediğim en güzel söz:
    henüz söylememiş olduğum sözdür...


    30 Eylül 1945

    Seni düşünmek güzel şey
    ümitli şey
    dünyanın en güzel sesinden en güzel
    şarkıyı dinlemek gibi bir şey.
    Fakat artık ümit yetmiyor bana,
    ben artık şarkı dinlemek değil
    şarkı söylemek istiyorum...


    1 Ekim 1945

    Dağın üstünde:
    akşam güneşiyle yüklü olan bir bulut var
    dağın üstünde.
    Bugün de:
    sensiz, yani yarı yarıya dünyasız geçti
    bugün de.
    Birazdan açar
    kırmızı kırmızı:
    gecesefeları birazdan açar kırmızı kırmızı.
    Taşır havamızda sessiz, cesur kanatlar
    vatandan ayrılığa benzeyen ayrılığımızı...


    6 Ekim 1945

    Bulutlar geçiyor: haberlerle yüklü, ağır.
    Buruşuyor hâlâ gelmeyen mektup avucumda.
    Yürek kirpiklerin ucunda uzayıp giden toprak uğurlanır.
    Benim bağırasım gelir: -"Pîrâye, Pîrâye!.." diye

      Forum Saati Cuma 19 Nis. - 11:22:15